Son yazımın bir bölümünde Çayeli’nin doğal gaz isteğine vurgu yapmış ve bu müjdeyi ilçe halkı sabırsızlıkla beklendiğini özellikle belirtmiştim.
Sayın Bakanımız Hayati Yazıcı’nın çarşamba günü ilçemizde bir dizi temasları sırasında vatandaşın sorduğu doğalgazla ilgili soruya verdiği cevapta kısa sürede bir çözümlerinin olmadığını söyledi. Bu nedenle böyle bir yazıyı kaleme alma ihtiyacım hasıl oldu. Üzülecekler olursa şimdiden af diliyorum.
Efendim; 2008 yılında Rize’de verilmeye başlayan doğal gazın, Çayeli’ne getirilmesinde herhangi bir sorun olmadığını, ilgili firmaya ilave bir kaynak artışıyla meselenin kolayca halledileceğini yetkililer halkımıza açıklamıştı. Dolaysıyla 2009 yılında Çayeli’ne doğalgazın geleceğini Çayeli Belediyesi seçim taahhütnamesinde ve pankartla ilçe halkına duyurmuştu.
Bayburt üzerinden yaklaşık 120 km lik mesafeden İlimize gelmiş ve Gündoğdu beldemize kadarda uzanmış doğalgazın Çayeli’ne hala gelmemesinin nedenini bir türlü anlamış değiliz. Gündoğdu-Çayeli arasında kalan 8 km lik mesafenin çok az bir kısmında birtakım gerekçeler öne sürülerek geciktirilmesini ilçe halkı hiçte inandırıcı bulmamaktadır. Bu çağda bu teknolojik imkânlarla, çılgın projelerin bile bir bir start aldığı dönemde hala sorun üretmeye devam ediliyor olmasını Çayeli’nde hiç kimse hayra yormamaktadır.
Şayet düşüncelerde diğer ilçelerle beraber bu iş çözülsün deniyorsa öyle bir çözümde ortaya konulabilir ve ona da kimse itiraz etmez. Ancak diğer ilçelerimizde doğalgaz için gerekli talep yoksa veya gaz dağıtım firması için rantabl değilse Çayeli’nin burada suçu ne? Yanı o yerlerin Çayeli’nin bugünkü konumuna gelmesi için mi beklenecek. O zaman Çayeli cezalandırılmış olmayacak mı? Bu hayal kırıklığını Çayeli halkına daha fazla yaşatmaya kimsenin hakkı olmadığını düşünüyorum.
Ak Parti iktidarları boyunca Çayeli’ni idare edenler, vermiş oldukları sözler elbette başta Sayın Başbakanımız olmak üzere çoğunlukla Sayın Bakanımız Hayati Yazıcı’ya güvenerek vermişlerdir. İşin doğası gereğide bu böyledir. Zira o yöneticiler gerek atanırken gerekse halka seçtirilirken Sayın Bakanın tercihi çok önemli olmuştur. Dolaysıyla Sayın Bakanımızdan ilimiz ve tüm ilçelerimiz beklentisi olduğu gibi Çayeli’nin çok daha fazla beklentisi vardır. Zaten Sayın Başbakanımızda, Sayın Bakanı ustalık dönemiyle birlikte Rize’de sorunları çözüsün diye özel olarak görevlendirmiştir.
Şu çok açıklılıkla bilinmeli ki Çayeli’nin olmazsa olmazı, yapılacak işlerin en önemlisi ve başında geleni doğalgazın gelmesidir. Bunun içinde Sayın Bakanımız hiç kimsenin tesiri altına kalmadan, Karayollarına ve ilgili gaz firmasına bu işin yapılması için talimat vermesidir. İnanın bu işin takibi bakanımız tarafından sağlansın Çayeli önümüzdeki seçimlerde doğalgaza kavuşur. Aksı halde bu talep en az 10 yıl gecikmiş olacak ki bu bir cezadır ve Çayeli bunu hiçte hak etmemektedir.
İşin maliyetini sıra gelince ona da Rize’mizde ki bir uygulamayı istemeyerekte olsa örnek olarak vermek istiyorum. Bölge müdürlüğü yapan bir Rize’li bir bürokrat kendi köy yolunu Karayolları ağına aldırtmak suretiyle, yılbaşında il yolu olarak ihaleye çıkarttırmıştır. 12 metre genişliğinde yapımı başlayan yolun keşfi 20 milyondur. (eski parayla 20 trilyon) Bir bürokratın bir köy için yaptığı işi Türkiye genelinde isim yapmış bir ilçe için istemek sanırım ne haksızlık nede adaletsizliktir.
Yine her zaman olduğu gibi Mehmet Aykan hocamdan dinlediğim beyitle sohbetime son veriyorum.
Marifet Bağında Gül Olmak Gerek Mevla’yı Zikreden Dil Olmak Gerek
Hak Bizi Yaratmış İnsan Olarak
İnsan Olmak Gerek, Kul Olmak Gerek
Allaha Emanet Olunuz.