Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı,BM'nin 71.toplantısında konuştu.
Tarihi itirazını bir kez daha gür ve çok net bir sesle dile getiridi.
"DÜNYA BEŞTEN BÜYÜKTÜR"
Artık Dünyanın ne kadar olduğunu bundan sonraki süreç belirleyecektir.
Ya bu sese kulak verilecektir ya da Dünya bir daha beş olarak hayatiyetini sürdüremeyecektir.
Aksi halde yeni bir teşkilatlanmanın doğacağının işaretleri kendi hakikatini ortaya koyacaktır.
Türkiyenin,Almanya'nın Japonyanın,İranı'ın Güney Afrika'nın da da söz sahibi olduğu yeni bir teşkilatlanma peşinde olmak ayrı bir kaçınılmazlığı ifade etmektedir.
Erdoğan doğru söylemiştir hatta az söylemiştir.Fakat bu tartışmaların başlangıcı olması nedeniyle bu kadarıyla iktifa etmek yeterli olacaktır.
SURİYE İÇİN TARİH BÜTÜNLÜĞÜ ÖNEMLİDİR.
Suriye de 6 yıldır sürmekte olan savaş modern dünyanın kibrinin bir trajedisi olarak devam etmektedir.Ve uluslar arası argümanlar sonuç vermemektedir.Bizim de tekrarladığımız "toprak bütünlüğü"kavramı geçerliliğini yitirmiştir artık.Suriye için Irak için artık bu kavramın üstünde yeni bir bir anlayışa ihtiyaç vardır.O da Türkiye'nin başında bulunduğu tarihsel bir gerekliliğin de ortaya konmasıdır.Biz bu bakış açısına "tarih bütünlüğü diyoruz.Toprak bütünlüğünü biçimlendirecek olan "tarih bütünlüğü" kavramının ortaya konması gerekmektedir.
Suriye 1.Dünya savaşından sonra mağlup halkın göstermiş olduğu tepkinin mecburiyeti üzerine inşa edilemez.Irakta öyledir.Tepki koymayan okuyup yazmış küçük bir elitin ve grubun ülkesi değildir Suriye ve dahi Irak.
CERAPLUS GÖSTERDİ Kİ
Türkiye'nin Fırat Kalkanı operasyonu gösterdi ki Dünyanın kan ve gözyaşını içinde barındıran savaş ve karışıklıkların çözümünde bir aan aktör olarak röl alabileceği imkanı vardır.Ve güven huzur ve adalet sağlama potansiyeline sahiptir.Bir işgalci değildir,iki yüzlü hiç değildir.
Modernitenin getirdiği emperyalizm ve dahi insan soyunun açınası durumuna müdahale edici güven sorunu olmayan,tarihsel kodlarına da uygun bir merkez vardır;O merkezde Türkiye Cumhuriyeti'dir.Artık Dünyanın neresinde olursa olsun Türkiye bir güven unsuru bir huzur sığınağıdır.Yeni Dünya bunu görmelidir.
MEŞHURLARIN TERSİNE GİDEN DÜNYALARI
Yukarıda üç konuyu başka bir bakış açısıyla okuyucuya arz etmeye çalıştık.Dünya,modernizmin bilimsel ve teknolojik gelişmenin hızının yanında bu baş döndürücü gelişmenin bunalımını da yaşamaktadır.
Çocuklar hayatı anlamadan ölmektedir,aileler yok olmaktadır.
Koca gemileri üstünde barındıran denizler küçük bedenlere mezar olmaktadır.
Güya müreffeh ve çağdaş olduğunu söyleyenler bakın ne yapmaktalar.
Dün paylaşılan iki haberi değerlendirmek istiyorum
Facebook'un kurucusu Mark Zuckerberg 100 yıllık bir zaman diliminde tüm hastalıkların ölüme sebep olmasını engellemek için bir çalışma başlatmış ve başlangıç olarak 3 milyar doları bu iş için ayırmış bu projeye Bill Gates de destek olacağını açıklamış.Yüz yıllık bir zaman diliminde hastalıktan insanların ölümünün önüne geçilecekmiş.
Bunu ne Mark ne Bill ne de ben görmeyeceğim.Öleceğiz inşallah.
Fakat her iki hayır peşindeki insana ve bunlar gibi insanlara hatırlatmak lazım.
Hiç bir hastalığı olmayan çocukların,gençlerin insanların ölümü engellenmezken yapmış olduğunuz iş Allah'ın dirilten de öldüren de olduğunu unutmaktan öteye geçmeyecektir.İngilizce bilen bir okuyucumun bu bölümü çevirip bu iki ölümlü zatı muhtereme göndermelerini arzu ederim.
Bir başka haber de dünyaya örnek evlilik ve aile diye takdim edilen Angelina Jolie ve Brad Pitt'in evliliğinin sona ermesi hikayesi.Pitt'in Fransız oyuncu ile Angelina'yı aldattığı ve bu nedenle boşandıkları söyleniyor.Biliyorsunuz çiftin üç biyolojik üç tane de evlatlık olarak altı çocukları var.Bütün dünyaya örnek aile olarak takdim edildiler.Hatta biliyorusunuz Angelina bir mitolojik iyilik meleği olarak bizim memleketi de ziyaret etti.Güneydoğu da ne büyük fedakarlıklar örneklikler gösterdi.Bütün bunlar bir kandırmacadır.Batını göz boyaması algı operasyonudur.
Çocukların bakıcısı gerçekleri ortaya koyuyor.Diyor ki"Angelina ve Brad çifti çocukları üzerindeki otoritelerini kaybetmişlerdir.Sürekli kavgaları çocukları da etkilemiştir.Çocuklardan birinin uyuşturucu kullandığı,şiddete eğilimi olduğu ve bıçak kolleksiyonu meraklısıdır.Diğer çocuklar arasında da uyumsuzluk ve kavgalar vardır"Brad Pitt ise zaten alkol ve uyuşturucu kullanan bir profildir.Her ikisi de üzgünlermiş ve boşanmaları çocukların geleceğini düşündüklerindenmiş.
İşte bize gösterilen sanal gerçekle gerçekte olanın ortada olduğu bir çelişki daha.
Şimdi bu karı bizim memleketlerde BM'nin özel temsilcisi barış elçisi olarak bir daha gelip arzı endam etmesin.