Ben oldum olasıya beylik laflarını sevmem! Ama bu defa (hakikati ifade eden) bir beylik lafı ile yazıma giriş yapmak istiyorum!..
“Batı medeniyeti tarafından Türk Milletini Anadolu’yu yurt edindiğinden buyana geldikleri topraklara sürme çabası kesintiye uğramadan devam etmektedir!”
Türk’ün son “Milli Devletini” bölmek-parçalamak için bugün içerde daha donanımlı taşeronlar bulan Batı emperyalizmi, Kurtuluş savaşında akamete uğrayan ideallerini hayata geçirmenin tatlı telaşı içindedirler!..
Bugün içerde ki taşeronların diline pelesenk olan Mustafa Kemal Atatürk’ün “Nutuk”da geçen “Kürdistan” ifadesi üzerine Nutuk’un ilk baskısını kaynak göstererek, aslında neyin ne olduğunu sizlere dilim döndüğünce paylaşmak istiyorum…
Öncelikle şunu ifade edeyim. Bugün yenileri basılan Nutuk’ların orijinali ile uzaktan yakından bir ilgisi olmadığını söyleyebilirim! Mesele,”Kürdistan” ifadesi,Güneydoğu olarak bugün ki baskılarda geçmektedir!
Milli hassasiyetleri olmayan yazar-çizer takımından tutun da PKK çizgisinde söz söyleyen bölücü milletvekili ve onların yandaşları olanların her başları sıkıştığında; Atatürk, Nutuk’da Kürdistan diyor, Kürtlere verilecek özerklikten bahsediyor demelerine, Atatürk’ün Nutuk’da ki ifadeleriyle cevap vermek vicdani bir borç oldu benim için!..
Şunu da hemen ifade edeyim. Kim Nutuk’da; Atatürk şunu da dedi diyorsa lütfen bir zahmet sorun.Bugüne kadar bırakın orijinalini okumayı yeni baskılarına bakmışmısın diye?! Sizi temin ederim ,hiç kimse açıp bakma zahmetinde bulunmamıştır ama bol bol nutuk atmaktan da geri durmamıştır…
Giriş cümlesinde,“Gazı Mustafa Kemal tarafından, Cumhuriyet Halk Partisinin 15-20 teşrinievel 1927 tarihleri arasında toplanan ikinci Büyük Kongresin de söylenmiştir ifadesi olan orijinal baskısı olan Nutuk’da ki Kürdistan ifadelerinin geçtiği bölümleri sizlerle paylaşıyorum… Hiçbir müdahalemin olmadığı bu orijinal Nutuk’da ki bazı ifadeleri anlamak için sözlüğe gerek duyacağınızı da biliyorum!
Vücuda gelmeğe başlıyan bu teşekküllerden başka,memleket dahilinde daha bir takım teşebbüsler ve teşekküller de vukua gelmişti. Ezcümle Diyarbekir (ves.8,9),Bitlis,Elaziz vilayetlerinde, İstanbuldan idare olunan Kürt Teali Cemiyeti vardı. Bu cemiyetin maksadı, ecnebi tahtı himayesinde, bir Kürt hükümeti vücuda getirmekti. (Nutuk-sahife 4-1927/Devlet Basımevi 1938)
“Gayei istiklalin istihsaline kadar tamamile milletler birlikte,fedakarane çalışacağıma mukaddesatım namına yemin ettim. Artık benim için Anadoludan hiçbir yere gitmemek kat’idir.”
Trakya kuvvei maneviyesini takviye maksadile bu talimata şu malumatı da dercettim: Anadolu ahalisi baştan aşağı yekvücut bir hale getirildi. Kararlar,bilaistisna tekmil kumanda heyetleri ve arkadaşlarımızla müşterek ittihaz ediliyor. Vali ve mutasarrıfların hemen kaffesi bizimle beraberdir. Anadoludaki teşkilatı milliye kaza ve nahiyelere kadar tevessü etti. İngiliz himayesi altında bir müstakil Kürdistan teşkili hakkındaki propaganda ve taraftarını bertaraf edildi. Kürtler Türklerle birleşti. (ves.19) (Nutuk-sahife 15-1927/Devlet Basımevi 1938 )
Kürdistan
Servde;Fıratın şarkında ve Ermenistan,Irak ve Suriye arasında kalan mıntıka için Düveli İtilafiye murahhaslarından müsrekkep bir komisyon mahalli muhtariyeti izhar edecektir.
Muahedenin aktinden bir sene sonra işbu havalinin Kürt ahalisi Cemiyeti Akvam Meclisine müracaatle Kürtlerin ekseriyetinin Türkiyeden müstakil olmağı istediğini ispat ederse ve Meclis bunu kabul ederse Türkiye bu havalideki her türlü hukukundan sarfınazar edecektir.
Mart 1921 teklifinde: Düveli İtilafiye, vaziyeti hazırayı nazarı itibara alarak ve bu bapta Serv projesinde tadilat icrasını nazarı itibara almağa mütemayildirler. Şu şartla ki mahalli muhtariyetler ve Kürt ve Asuri-Keldani menafinin kafi derecede himayesi için tarafımızdan tahsilat ibraz edilsin.
Mart 1922 teklifinde: Bahis yok.
Lozanda: Bittabi mevzuubahs ettirilmemiştir. (Nutuk-sahife 542-Devlet Basımevi 1938)
Nutuk’da geçen ifadeler bunlar. Gördüğümüz gibi “Kürt ahalisi Cemiyeti Akvam Meclisine (Birleşmiş Milletler) müracaat ederek Kürtlerin Türkiye’den ayrılıp müstakil bir ”Muhtariye” olmayı ispat ederse ve Meclis de bunu kabul ederse Türkiye Cumhuriyeti Devleti tüm haklarından vaz geçecektir!
Sizinle paylaştığım bu orijinal ifadelerin yer aldığı Nutuk’da iki de harita var. Bir tanesi “Türkiye Cumhuriyeti” haritası diğeri ise “Serv’e göre Osmanlı İmparatorluğunun parçalanma” haritası. Bu haritalarda dikkatimi çeken bir ayrıntıda şu oldu, Türkiye’nin muhtelif bölgelerinde ki orijinal yer isimleri bu haritalarda olduğu gibi veriliyor. Mesela Rize’nin Ardeşen ilçesi “Viçe” ismiyle haritada yer alıyor…
Nutuk’da geçen bu ifadeleri dayanak gösterenler; bugün Anadolu’da ki son “Milli Türk Devletini “bölmek için seferber olmuşlardır!
Şimdi ben buradan soruyor ve cevap istiyorum; yıllardır ayaklanma provaları yaparak kan akıttınız! Binlerce insanımız şehit oldu ve emelinize ulaşamadınız!
Ne yani; yeniden bir referandum yaparak bu emelinizi gerçekleştirmek niyetiniz mi var?
Görüşmek üzere, Allah’a emanet olun…