Daha önceki yazılarımda bu konu ile ilgili yazılarım oldu, bugün kamuoyu araştırması veya referandum yapılırsa inanıyorum ki halkın yüzde 80 i idam cezasının yeniden gelmesini ister. Tek istemeyecek kişiler BDP liler ve bunlara oy veren kişiler olur. Onların istememesi de doğaldır, çünkü onlar kanla beslenen, kan akıtmayı seven, kendi halkına bile eziyet eden kişilerdir.

     Hükümet idam cezası ile ilgili bir hazırlık içindeydi, son günlerde gündemden düşmeye başladı veya unutturulmaya çalışılıyor. Mecliste bulunan “ Şeref ve namus “ yemini eden o zatların şeref ve namusunun nerede olduğunu merak ediyorum. Yeni bir gündem ile bunların dokunulmazlıkları kaldırılmak isteniyor. Ülkenin bağımsızlık ve bütünlüğünü sağlamak için şeref ve namus yemini edip sonra birlik ve beraberliği bozmak için teröristlerle sarmaş dolaş olan bu zatların dokunulmazlıklarının kaldırılmasına geç bile kalındı. Onun için diyorum, İDAM CEZASI gelmeli.

     Ülkeyi bölmek, Parçalamak, suçsuz insanları öldürerek gündem yaratmak isteyen bu şerefsizlere idam cezası bile az, bunların olduğu yerde infaz edilmesi gerek. 30 yılı aşkın süredir, bu bölgede 40 bin e yakın insan öldürüldü. Halen daha bu katliam sürmekte, binlerce anne baba, eş, çocuk gözyaşlarını döktü. Kana doymayan bu insan olmayan kişilere karşı tedbirler mutlaka alınmalı, yakalayıp onları cezaevlerine beslemek doğru değil, her ay sürekli ödediğim vergiler ile onları cezaevlerinde beslemek istemiyorum. Bu benim devlete olan hakkimdir ve bu hakkimi helal etmiyorum.

      Güneydoğu da elektrik parası, vergi, emlak vergisi veya devlete olan yükümlülüğünü kaç kişi yerine getiriyor. Artık devlet bütünlüğü sağlamanın zamanı geldi. Öncelikle mecliste ki şerefsizlerin önü kesilmeli, terörü dağda aramak yerine önce mecliste ki teröristler meclisten çıkartılmalı ve bunların cezaları kesilmeli.

     Artik devlet yasalar ile terörün önüne geçmeye başlamalı, dağda yakalanan teröristler ceza evlerinde bile propagandalarını yapmaya devam etmekteler. Bugün cezaevlerinde 15 binin üzerinde terör ve terör suçlarından yatan insanlar ( İnsan denmez) yattığını düşünecek olursak bunların devlete yıllık maliyetinin 54 trilyon olduğunu unutmayalım, peki bu paralar kimin cebinden çıkıyor. Helali ile kazanan ve devlete karşı sorumluluğunu yerine getiren, işçi, memur, esnaf ve çiftçinin devlete ödediği vergilerden bu şerefsizler besleniyor.

      Bunun yanında mecliste bulunan şeref yemini eden şerefliler ise T.C devletinin kendilerine verdiği maaşlar ile çoluk, çocuklarını bakıyor ancak onlara maaş veren devlete karşı eylem yapmaktan da geri kalmıyorlar. Artık hükümetin bu şerefsizlere karşı mutlaka yeni yasalar çıkartmalı, devlete kurşun sıkanları ise İDAM etmeli.