İstanbul'da, 24 yıl önce 15 yaşındaki Çağla Tuğaltay'ın hunharca katledilmesi olayı, hala aydınlatılamadı. 5 Haziran 2000'de Fulya'daki Narçiçeği Sokak'ta bulunan Çiğdem Apartmanı'nda meydana gelen bu korkunç olayda, lise öğrencisi Çağla Tuğaltay, okuldan döndükten sonra saat 16.40 civarında evine girdiğinde, kimliği belirsiz kişi veya kişiler tarafından boğazı kesilerek vahşice öldürüldü.
Olay yerinde yapılan detaylı incelemelerde, mutfakta üç farklı parmak izi tespit edildi. Cinayetin ardından, apartman sakinlerinin ve aile üyelerinin ifadelerine başvuruldu. Başta aile ve apartman sakinleri olmak üzere, ailenin yakın çevresi ve eve sıkça gelen kişilerden parmak izi örnekleri alındı.
DNA EŞLEŞMESİNDE ÇIKMAZ
Apartman koridorunda bulunan lekenin kan lekesi olduğu ve bir erkek DNA'sı içerdiği, olaydan 13 yıl sonra belirlendi. Çağla'nın tırnakları arasında da bir erkek DNA'sına rastlandı. Çağla'nın babası Nedim Tuğaltay ve evin anahtarını bulunduran alt komşusu Yasin Ç.'nin DNA'ları incelendi, ancak elde edilen DNA'lar uyuşmadı.
GİZEMLİ TANIK VE ŞÜPHELİ ÖLÜM
Olayın tek görgü tanığı olan İlkay Tokkal, Çağla Tuğaltay'ın komşu apartmanında yaşıyordu. Tokkal, Mehmet Şerif Boğa tarafından 16 Şubat 2021'de Eskişehir'deki evinde eşi Emel Tokkal ve 4 yaşındaki oğluyla birlikte bıçaklanarak öldürüldü.
Olay yerinde bulunan parmak izleri ve iki farklı DNA örneği, 24 yıldır kimliklerinin belirlenemedi. Eski sabıka kayıtları incelenmesine rağmen, yeni kimlik kartları ve pasaportlardan alınan parmak izleri de olay yerinde elde edilen parmak izleriyle eşleşmedi.
SORUŞTURMA DEVAM EDİYOR
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, dosyayı raftan indirerek soruşturmaya devam ediyor. 24 yıllık bu sır perdesinin aralanması için, olay yerinde elde edilen parmak izleri ve DNA örnekleri, günümüz teknolojisi kullanılarak yeniden inceleniyor. Cinayetle ilgili yeni bilgilere ulaşılması ve faillerin yakalanması için çalışmalar titizlikle sürdürülüyor.
