Homeros’un 7. yüzyılda yazdığı düşünülen ve Batı edebiyatının ilk büyük eseri kabul edilen İlyada ve Odysseia’da ele alınan Truva, özellikle Brad Pitt ve Orlando Bloom’un oynadığı Truva filminden sonra dünya çapında çok daha popüler bir yer haline geliyor. 

Truva Antik Kenti’nin hikayesi ve bu arkeolojik alana nasıl ulaşım sağlarsınız her şey bu yazımızda. 

Truva Antik Kenti Nerede ve Nasıl Gidilir?

Truva Antik Kenti, Çanakkale il merkezine 30 kilometre mesafede konumlanıyor. Günümüzde Tevfikiye Köyü’nün “Hisarlık” olarak adlanan tepesinde yer alan antik kente ulaşım oldukça kolay. 

Özel araç ile Truva Antik Kenti’ne giden yolcular Tevfikiye sapağına girip 5 kilometre ilerlemeliler. Toplu taşıma tercih eden yolcular ise Çanakkale il merkezinden 07.00-17.00 saatleri arasında her saat başı Tevfikiye Köyü’ne hareket eden toplu taşıma araçlarından yararlanabilirler.
 

Truva Antik Kenti Ziyaret Saatleri Nedir?

Haftanın her günü ziyarete açık olan Truva Antik Kenti’ni 08.30-17.30 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz. Gişe kapanışı 17.00.

Müze Kart kapsamında ücretsiz olarak giriş yapabileceğiniz Truva Antik Kenti’nin bilet ücreti 100 TL.

Truva Savaşı 

Bölgenin ilk liman kentlerinden olan Truva, yıllar içinde Karamenderes ve Dürmen Çaylarının alüvyonları sebebiyle denizden uzaklaşmış olsa da, yüzyıllar boyunca deniz ticaretinin aktif olduğu bir bölge. İyonlar, Frigyalılar, Persler derken pek çok medeniyetin uğradığı bir nokta burası. 

Öncelikle sağlam duvarlarla çevrilmiş, güçlü kuleli gibi anlamlara gelen Troia/Truva’nın kuruluş hikayesine bakalım. Deniz perisi Thetis ile denizler tanrısı Okeanos’un kızı Elektra, Zeus’tan Dardanos’u (Çanakkale’nin bilinen en eski adı Dardanelles buradan gelir.) dünyaya getiriyor. Dardanos’un torunu Tros ise Truva kentini kuruyor.   

“Aşk, kahramanlık ve uygarlık yuvası” olarak bahsedilen Truva, hepimizin bildiği 10 yıl süren Truva Savaşı’nın gerçekleştiği yer. Peki ya savaşın nasıl çıktığını hatırlıyor musunuz? Bir düğün töreninde nifak tanrıçası Eris’in attığı “En güzeline” yazılı altın elma Afrodit, Hera ve Athena’yı birbirine düşürüyor; Zeus da “en güzeli” seçebilmek için bir güzellik yarışması düzenlemeye karar veriyor. (Tarihin ilk güzellik yarışması!) Güzeli belirlemek üzere de Paris görevlendiriliyor. Paris kim derseniz, Troya Kralı’nın oğlu olarak dünyaya gelen fakat annesinin rüyasında Paris’in doğumu ile Truva’nın başına gelecek kötülükleri görmesi sebebiyle İda Dağı’na terk edilip bir çoban tarafından büyütülen “sıradan” biri. 

İlk güzellik yarışması gibi tarihteki ilk rüşvet de bu yarışma döneminde gerçekleşiyor. Tanrıçalar Paris’e çeşitli şeyler vaat ediyorlar, fakat en etkilisi Afrodit oluyor. Paris’e dünyanın en güzel kadını olarak bahsedilen Sparta Kralı’nın karısı Helen’i vaat eden Afrodit, altın elmanın sahibi oluyor olmasına ama Truva’nın sıkıntılı tarihi de beraberinde başlamış oluyor. 
Afrodit vaat ettiğini gerçekleştirip Helen’in kaçırılmasına yardım ediyor; fakat tüm tanrı ve tanrıçalar Paris’i lanetliyorlar. Paris’in annesinin rüyasında gördüğü kehanet de gerçeğe dönüşüyor: Truva felaket üstüne felakete uğruyor. Akhalılar ve Truva halkı arasında 10 yıl süren Truva Savaşı başlıyor.

Truva Atı

Adobe Stock 309980076 1024X663

10 yıl süren Truva Savaşı döneminde, Akhilleus kayanın arkasına gizlenen Paris’i öldürmesine öldürüyor fakat savaşta iki taraf arasında bir üstünlük sağlanamıyor. Akhalılar’ın krallarından Odysseus’un aklına dahice bir fikir geliyor: Devasa bir tahta at yaptırmak! Akhalılar savaştan yorulup pes etmiş gibi görünüp Truvalılar’ın göremeyeceği bir yere gizlenerek denizden Truvalılar’a yaptırmış oldukları devasa atı gönderiyorlar. Truva halkı bu tahta atı tanrılardan gelen bir barış sembolü olarak düşünerek şehrin ortasına yerleştiriyorlar. Haliyle kazandıklarını düşündükleri zaferle büyük bir kutlama yapan Truva halkı sarhoş olup kendini kaybedince Akhalı savaşçılar atın içinden çıkıp şehirde büyük bir katliam yaratıyor. Truva şehri yerle bir oluyor.

Truva Antik Kenti

Alman arkeolog Heinrich Schliemann’ın 1871’den 1890 yılına kadar yürüttüğü arkeolojik çalışmalarda bu bölge bir başka antik kent olarak düşünülüyor. 1895 senesinde Wilhelm Dörpfield’ın yürüttüğü kazılarda anlaşılıyor ki burası 10 yıl süren, efsane olmuş Truva Savaşı’nın gerçekleştiği yer! 

Tarihin ilk büyük Doğu-Batı savaşının sahnelendiği Truva, kesintisiz olarak 3000 yıllık bir zamanı gösteriyor bizlere. Çok sayıda katmanlardan oluşan ve tarih boyunca çeşitli medeniyetleri ağırlamış kentin tarihlenmiş en eski yerleşim katı M.Ö. 3000-2500 Tunç Çağı. Peki şu anda Truva Antik Kenti’ne yapacak olduğunuz ziyarette sizleri neler mi bekliyor? Athena Tapınağı, sosyal yaşamın şekillendiği agora, hamam ve tiyatro ile birlikte bir de meclis binası yer alıyor bu arkeolojik alanda. 

  1. Truva Antik Kenti’nin en önemli yapısı günümüze kadar en iyi şekilde korunarak ulaşmayı başarmış Athena Tapınağı. Bilinene göre bu tapınak Büyük İskender generallerinden Lysimachus tarafından inşa edilmiş ve Roma İmparatoru Augustus döneminde restore edilmiş. 
  2. Truva Antik Kenti’nin ender yapılarından biri de “Küçük Tiyatro” olarak geçen Odeion. Burası zamanında müzikli gösterilerin gerçekleştiği yarım daire biçimli bir sahne alanı. Ayrıca meclis binası olarak da görev aldığı biliniyor. 
  3. Zeytinyağı, şarap ve tahılların depolandığı amforaların yer aldığı Pitos Bahçesi, Truva Antik Kenti’nde göreceğiniz diğer noktalardan. 
  4. Roma Dönemi’nden günümüze uzanan sıcak su yollarına sahip hamam kalıntıları ve 9 metre yüksekliğindeki altı bölümden oluşan Truva Surları da antik kentte sizi bekleyen noktalardan. 
  5. Truva Antik Kenti ile simgeleşmiş Truva Atı’ndan bahsetmeden olmaz. Truva Antik Kenti’nin hemen girişinde bizleri karşılayan Truva Atı, 1980 tarihli bir Alman belgesel için yapılma ve sonradan Çanakkale Belediyesi’ne hediye edilme. (Çanakkale merkezindeki Kordon’da yer alan diğer Truva Atı ise 2004 yapım Truva filminde kullanılan at. Onu da filmden sonra Çanakkale Belediyesi’ne hediye etmişler.)

Adobe Stock 9765056 1 1024X683

Troya Müzesi

Bölgeye yapacak olduğunuz ziyarette elbette Troya Müzesi’ni gezmeden olmaz! Truva Antik Kenti’nin hemen girişinde 2018’de kapılarını ziyaretçilerine açan müze, 2020 yılında Avrupa Yılın Müzesi Özel Ödülü kazananı.

Oldukça geniş bir alana yayılan Truva Antik Kenti’nden geriye kalan bir avuç buluntuyu görünce üzülmemek elde değil. Yapıların ve eserlerin bir kısmı zamana yenik düşmüş olsa da, toplamda 73.000 parça olduğu bilinen Truva hazinesinin bir kısmı Türkiye sınırları dışında. 400’den fazla sayıda Truva eseri şu anda Berlin’de sergileniyor ki bu sayı 2. Dünya Savaşı öncesinde çok daha fazla! 2. Dünya Savaşı’nda Berlin’e giren Rusların savaş ganimeti olarak Rusya’ya götürdükleri çok sayıda Truva hazinesi bulunuyor. Bunların bir kısmını St. Petersburgh’daki Hermitage Müzesi’nde, bir kısmını ise Moskova’daki Puşkin Müzesi’nde görebilirsiniz.

Peki 11.300 metrekarelik kapalı alana sahip Troya Müzesi’nin yaklaşık 3000 metrekarelik bir sergi salonunda neler mi görebilirsiniz? Truva’nın farklı katmanları anlatılan paneller, birçok sahne canlandırması, heykeller, lahitler, yazıt ve sunaklar, seramik objeler ve çok sayıda sikke! 

Haftanın her günü 08.30-17.30 saatleri arasında ziyaret gerçekleştirebileceğiniz Troya Müzesi’nin giriş ücreti ise 45 TL. Müze, Müze Kart ile ücretsiz gezilebiliyor.

Kaynak: Haber Merkezi