Oyuna iyi başladıklarını ancak devamını getiremediğine dikkat çeken Yalçın, "Rizespor kendi sahasında kalmayı tercih etti. Oyunun kontrolü tamamen bizdeydi ama bunu yaparken kaptırdığımız basit topların maalesef sonuçları bizim için ağır oldu. Rakibe çok fazla sayıda pozisyon verdik. Çok kontratak imkanı verdik, çok fazla sayıda top kaybettik. Özellikle merkezde rakibi açmakta çok zorlandık. İyi kapattılar. İç saha performansı iyi olan bir takımla oynadık." ifadelerini kullandı.

Kötü bir günü geride bıraktıklarını vurgulayan Sergen Yalçın, "Kötü bir oyun oynadık onu söyleyebilirim ama uzun maratonda bu tür sonuçlar olabiliyor. Deplasmanda bu tür maçlarda kaybedebiliyorsunuz. Bundan gerekli dersleri çıkartıp kalan haftalarda yapacaklarımıza odaklanmalıyız." şeklinde konuştu.

Topun kendilerinde olmasının oyunlarına pozitif etki etmediğinin altını çizen Sergen Yalçın, şöyle devam etti:

"Rakip topu bize bıraktı biz oynadık ama hep birinci ve ikinci bölgede topa hakim olduk. Üçüncü bölgede rakibe sorun çıkaramadık. Üçüncü bölgede üretemiyorsan çok önemli değil. Rakip hızlı oyuncuları var. hızlı ve akıllı çıkarak bizi zor durumda bıraktı. Bunun sıkıntısını yaşadık. Rakibimiz dersini iyi çalışmış. İyi hücum ve kontralar yaptı. Yetenekli oyuncuları var. Biz tuzağa düştük gibi görünüyor."

VAR'da yabancı hakem görevlendirilmesini değerlendiren Yalçın, şunları söyledi:

"Ülke futboluna baktığınız zaman hakem camiası, VAR camiası bana göre çok sağlıklı değil. Kendi hakemlerimize çok güvenmediğimizi gösteriyor. Olaylara baktığımızda çok güvenemediğimiz görünüyor. Güvenilir olduğunu düşünmüyorum. Ben çok sağlıklı bulmuyorum, kendi adamlarımıza güvenelim. Zaten çok hata yapıyorlar. Masa başında oynanan bir oyun haline geldi futbol. Artık hiç kimse anlam veremiyor. Sürekli VAR'dan değişen kararlar. Ofsaytlar falan, o çizgileri nasıl çekiyorlar. Enteresan pozisyonlar, yediğimiz goller var. Ekranda bakıyoruz bir metre ofsayt, bakıyoruz gol. Bugünden bağımsız, daha önceki müsabakalarda oldu. Genç arkadaşlarımız hepsi. Umarım toparlarlar."

Kaynak: AA