Toplantıda partililere hitap eden Bayat, AK Parti ve CHP arasında ideolojik farklılıklar olsa da temel politikalarda benzerlikler bulunduğunu ifade ederek, “AK Parti insanları İslam’dan soğuttu, CHP ise geçmişte İslam’a karşı olumsuz bir tavır sergiledi. Aralarındaki tek fark, birinin İslam'ı istismar etmesi, diğerinin uzak durması. Ülkenin kalkınma yolunda gerçek çözümler üretecek partinin Saadet Partisi'dir." dedi.
Bayat, Türkiye'nin stratejik konumuna dikkat çekerek, ülkenin enerji yolları, tarım potansiyeli ve yeraltı kaynakları bakımından önemli bir avantaja sahip olduğunu belirtti. Ancak bu potansiyelin, ülkeyi dışa bağımlı hale getiren mevcut politikalar nedeniyle değerlendirilemediğini söyleyen Bayat, Saadet Partisi’nin yönetiminde bu kaynakların ülke kalkınmasına katkı sağlayacağını ifade etti.
Toplantıda ayrıca, Bayat, Milli Görüş’ün geçmişte gerçekleştirdiği ağır sanayi hamlelerini hatırlatarak, “Bu ülke için yapılacak doğru adımlar atıldığında, ekonomik kalkınma sağlanabilir,” dedi. Bayat’ın konuşması, toplantıya katılan partililer tarafından büyük ilgiyle takip edildi.
"Davamız, İslam ve İnsanlığın Saadeti İçindir"
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Bayat, Saadet Partisi'nin misyonunu ve milli görüş davasının önemini vurgulayan bir konuşma yaptı. Bayat, mevcut siyasi yapıdaki diğer partilerin "dava" bilinci taşımadığını belirterek, "Bu dava bize tarih tarafından yüklenmiş bir görevdir, bunu gerçekleştirmek için çalışıyoruz," dedi.
Bayat, konuşmasında milli görüş hareketinin amacının yalnızca siyasi bir başarı değil, aynı zamanda İslam’ın değerlerini ve insanlığın saadetini esas alan bir toplumsal dönüşüm olduğunu ifade etti. Bayat, Erbakan’ın "Davam" kitabında da altını çizdiği gibi, Saadet Partisi'nin sadece bir parti değil, Allah’ın rızasını kazanmayı amaçlayan bir hareket olduğunu belirtti.
Saadet Partisi'nin bu davaya hizmet eden tek yapı olduğunu savunan Bayat, "Amacımız, hak ve adaletin hâkim olduğu bir Türkiye ve dünya düzeni kurmak. Diğer partilerin bu konuda herhangi bir iddiası yok," dedi. Bu davaya inancın gücünü vurgulayan Bayat, "Güç kafadadır, bilekte değil; inançtır, bu yüzden inandığımız bu davayı anlatmaya devam edeceğiz," şeklinde konuştu.
Bayat, konuşmasının devamında Erbakan Hoca'nın liderliğinde 1970'lerde başlayan hareketin misyonunun ve sorumluluğunun bugün de geçerli olduğunu belirtti. Bayat, "Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde çoğunluğu alıp, kendi değerlerimizi ve kanunlarımızı hakim kılmak istiyoruz," diyerek, milli görüş hareketinin hedefinin sadece siyasi bir başarı olmadığını, toplumsal ve manevi bir dönüşüm olduğunu ifade etti.
Bayat'ın konuşması, Saadet Partisi'nin milli görüş değerlerine bağlılığını ve İslam dünyasının birliği için liderlik etme amacını yeniden vurgulayan bir çağrı niteliği taşıyor.
"Türkiye, İslam Dünyasının Birliği İçin Öncü Rolde Olmalı"
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Bayat, yaptığı konuşmada hem Türkiye’nin tarihi misyonuna hem de İslam dünyasının günümüzdeki sorunlarına dair önemli açıklamalarda bulundu. Bayat, üç dönem Üsküdar Belediye Başkanlığı yaparak Refah Partisi, Fazilet Partisi ve Saadet Partisi çatısı altında hizmet verdiğini belirterek, şimdi ise Saadet Partisi'nde Genel Başkan Yardımcısı olarak görev aldığını ifade etti.
Bayat, konuşmasında Filistin başta olmak üzere dünya genelinde Müslümanların maruz kaldığı zulümlere dikkat çekerek, Batı’nın Müslümanları yok etme amacını güttüğünü belirtti. "Batı, İslam’ı ortadan kaldırmaya çalışıyor ve Müslümanları her zaman hedef alıyor" diyen Bayat, bu duruma karşı Müslüman ülkelerin birlik ve beraberliğinin hayati önem taşıdığını vurguladı.
Bayat, Türkiye'nin İslam dünyasının birliği için tarih boyunca üstlendiği rolü hatırlatarak, Türkiye’nin bu misyonu bugün de sürdürmesi gerektiğini belirtti. İran ve Türkiye gibi köklü devlet geleneğine sahip ülkelerden Türkiye'nin, İslam ülkelerine liderlik edebilecek en uygun ülke olduğunu söyledi. "Bizim tarihimiz, inancımız ve coğrafyamız bize bu görevi yüklüyor," diye konuşan Bayat, Türkiye'nin İslam dünyasının liderliğinde öncü rol alması gerektiğini ifade etti.
Son olarak, Erbakan’ın girişimleriyle kurulan D-8 teşkilatına atıfta bulunan Bayat, bu tür birliklerin İslam dünyasının gücünü bir araya getirme noktasında önemli adımlar olduğunu ve Türkiye’nin İslam Birleşmiş Milletleri gibi bir yapı kurarak İslam ülkelerini bir araya getirmesi gerektiğini savundu. Bayat, "Birleşmiş İslam Milletleri" ve "İslam Nato'su" gibi yapılarla Müslüman ülkelerin savunma ve ekonomik iş birliği sağlamak zorunda olduğunu vurguladı.
Bayat’ın konuşması, Saadet Partisi’nin milli görüş ve İslam dünyası perspektifini sürdürerek Türkiye'nin İslam dünyasında yeniden öncü bir konuma gelmesi gerektiğine dair bir çağrı olarak yorumlandı.