Genel

Rüyalar Şehri Mardin Seyahat Rehberi

Tarihi, başka yerde görülemeyecek mimarisi, doğal güzellikleri, farklı kültürleri bir araya getiren kendine has yapısıyla bambaşka bir yer olan Mardin’i, hem anne hem de baba tarafından Mardinli olan ve sık sık şehri ziyaret eden Irmak Tuğmaner Çelen anlattı.

Abone Ol

Fırat ve Dicle nehirleri arasında yer alan Mezopotamya’nın bir dağ tepesinde kurulmuş en eski şehridir Mardin. Güneydoğu Anadolu bölgesinin masal şehri olan Mardin, büyülü atmosferiyle bir kere ona ‘merhaba’ diyen herkesi tekrar tekrar kendine çekiyor. Ailem bu güzel, birçok anlam taşıyan şehirden geldiği ve hem iş hem de seyahat nedeniyle sık sık Mardin’e gitmem gerektiği için kendimi çok şanslı hissediyorum.

Ne Orta Doğu’da ne de dünyanın başka hiçbir yerinde olmayan duyguları Mardin’de hissedecek olmanız büyük olası. Geçmişte birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olması, günümüzde ise çok farklı kültürlerin mükemmel bir harmoni ile bir arada yaşamasından dolayı Mardin’e gittiğinizde karşınıza her türlü din, dil ve kültüre sahip insanlar çıkacak. Farklı etnik grupları bir araya getiren Mardin’in bu kozmopolit yapısı şehri daha da gizemli; görülmeye, deneyimlemeye değer kılıyor. Caddenin bir yanında camileri görürken hemen arka sokağında farklı mezheplere ait kiliseleri; farklı inançların öğretildiği medreseleri görebilirsiniz. Bu güzelliğin başka bir şehirde görülebileceği pek sanmıyorum.

Eskiler Mardin için ‘gecesi gerdanlık gündüzü seyranlık’ demişler. Şehri gördüğünüzde bu sözün anlamını kavrayabiliyorsunuz. Eğer Mardin seyahatinizde fırsatınız olursa mutlaka gün doğumunu bir de bu şehirden izleyin. Gün batımını ise Kasımiye Medresesi’nde görmelisiniz.

Mardin’e Gitmek İçin En Güzel Zaman

Gezinizi planlarken çoğunlukla dışarda olacağınızı planlayın ve görülecek yerler arasında uzun mesafeler olabileceğini hesaplayın. Özellikle yaz aylarında yakıcı bir iklimi olabildiği için Mardin için en güzel zaman havalar çok sıcak ve soğuk olmadan gidilebilecek Nisan-Mayıs ya da Eylül-Ekim ayları.

Hafta sonu tatili için bile Mardin’e gelinebilir. Mardin’i gerçekten hakkını vererek gezmek içinse 4-5 günlük bir tatil planlamak yeterli olacaktır.

Mardin’de Nereler Görülmeli?

Yukarıda da bahsettiğim gibi burası diğer her yerden farklı, mistik bir şehir. Mardin gezilecek yerler dışında bence ‘yaşanması/deneyimlenmesi’ gereken bir yer. Turistik gezinizde ise Eski Mardin, Kızıltepe, Derik, Mardin Kalesi gibi yerleri mutlaka görün. Bu arada Mardin sokaklarını arşınlarken en rahat ayakkabılarınızı giymeyi unutmayın.

Deyrülzafaran Manastırı

M.S. 5’inci yüzyıldan kalma manastırın bir diğer adı Mor Şleymun Manastırı. Uzun yıllar Süryani kilisesinin eğitim merkezi olan yapı kubbeleri, işlemeleri, nakışları ile dikkat çekiyor.

Mardin Müzesi

Sadece müze olarak değil yapı olarak da Mardin’in güzelliklerinden bir tanesi burası. İçerisinde ise yüzyıllar öncesinden koleksiyonları görmek mümkün.

Sabancı Müzesi

2’nci Abdülhamid döneminde inşa edilen binada yer alan müze sergilediği koleksiyonlar ve düzenlenen konferanslarla biliniyor. Mardin ziyaret tarihlerinizde müzedeki etkinlikleri mutlaka kontrol edin.

Ulu Camii

Paylaşılan Mardin fotoğraflarından Ulu Camii’ye hemen herkes oldukça aşinadır. Yine Artuklu mimarisi olarak kabul edilen yapının minaresini arka plana aldığınız fotoğrafınız mutlaka olmalı.

Zinciriye Medresesi

1385 yılında inşa edilen medresenin bir diğer adı da Sultan İsa Medresesi. Tarih kitaplarında bile büyük olaylarla adı geçen medresinin ince işçilikleri büyüleyici.

Mor Benham / Kırklar Kilisesi

M.S. 6’ncı yüzyıldan kalma kilise Süryani yapılarından bir tanesi. Kök boya baskılar, ahşap mihraplar ve oymalar kilisenin öne çıkan güzelliklerinden.

Protestan Kilisesi

Birkaç sene önce ibadete açılan kilisenin farklı bir havası var. Taş işçiliğin kullanıldığı kilisenin içini mutlaka görmelisiniz.

Dara Antik Kenti

Burası Doğu Roma İmparatorluğu’nun yukarı Mezopotamya’daki sınırlarını korumak için kurulmuş bir şehirmiş. Bugün ise ziyaretçilerin gördüğü en ilginç antik kentlerden bir tanesi.

Kasımiye Medresesi

Artuklular döneminden kalma yapı için ikonik bir Mardin mimarisi diyebiliriz sanırım. Rengi, işçiliği, mimarisi görülmesi gerekenlerden.

Beyazsu

Midyat ve Nusaybin arasında kalan Beyazsu bu coğrafyanın dışında tamamen farklı bir yer. Gürül gürül akan bir nehrin olduğu yer yemyeşil ve ferahlatan bir havaya sahip.

Midyat

Mardin şehir merkezinden bir saat kadar uzak olan Midyat görülmesi gereken bir yer. Süryani kültürünü gösteren ilçeyi ziyaret etmeden Mardin’den ayrılmamalısınız. Mor Gabriel Manastırı, Devlet Konukevi, Beyazsu, Midyat Kent Müzesi, Kafro Köyü, Çevre Kültür Evi de Midyat’ta bulunuyor.

Mardin’in Sokakları

Mardin’in ruhunu anlamak için sokaklarını keşfetmelisiniz. Yüzyıllardır kurulu olan şehrin içinde gezmek herkesin hafızalarında unutulmaz bir iz bırakacak.

Mardin Restoranları

Mardin denildiğinde akıllara ilk olarak kendine has mimarisi geliyor olsa da şehrin mutfağı da damaklarda iz bırakıyor. Güzel yemek istiyorsanız gidebileceğiniz restoranların başında bu restoranlar geliyor.