Rize, yemyeşil köyleri, olağanüstü manzaralar sunan Rize yaylaları, dört bir yandaki çay bahçeleri, dinlerken insana huzur veren nehirleri ile hayran olduğum bir ilimiz oldu. 7 gün kaldığım Rize için, her mevsim gitmeyi planlayanlardan olduğumu söyleyebilirim. Neden mi ? Dediklerine göre, yazı ayrı güzel, kışı ayrı; sonbaharı bambaşka, ilkbaharı apayrı güzel olurmuş Rize’nin. İşte bu yazımda, bu güzellikleri görmeniz için Rize gezilecek yerler rotası hakkında bildiklerimi tek tek anlatacağım.
Rize Gezilecek Yerler
Rize gezisi yapacaksanız, öncelikle şunu çok iyi bilmeniz lazım: Rize, öyle gezmesi kolay bir il değil. Neden mi?
Çünkü her yer dağlık arazi. Düz alan çok az. Hal böyle olunca da, plan yaparken “Aa. Zil Kale’den Gito Yaylası 10 kilometre uzaktaymış. 10 dakikada varırız.” gibi, hayatınızın en büyük yanılgısına ka-pıl-ma-yın. Neden mi ? Saatte 5-10 kilometre hızla anca gidebileceksiniz de ondan.
Şimdi efendim, Rize de gezilecek yerler hakkında bir şeyi daha söyleyelim: Rize demek yaylalar demek demiştik ya. İşte ben o yaylaların hepsini zaten En Güzel Rize Yaylaları yazımda tek tek anlatmıştım. O yazımda, Rize’deki yaylalara nasıl gideceğinizi, nelere dikkat etmeniz gerektiğini tek tek anlattım zaten. O halde bu yazımda ne anlatacağım ?
Bu yazımda ise, Rize’ye gidecek olanlara rotalar çıkarıp; kaç gün nereyi gezmesi gezmesi gerektiğini anlatacağım. Ayrıca, yaylaların dışında kalan Rize’de görmeniz gereken noktalardan bahsedeceğim. Aslında bildiğiniz bedavaya rehberlik hizmeti yapacağım desem de olur.
Rize Gezilecek Yerler Sıralı Listesi
Aşağıda sıraladığım tüm Rize de gezilecek yerler listesini tek tek gezdim. Rize Kalesi, Ağaran Şelalesi, Palovit Şelalesi ve Zil Kale’yi v.s., bu yazımda anlatacağım. Diğer gezilecek noktaları yani yaylaları ise, En Güzel Rize Yaylaları yazımda anlattığımı zaten söylemiştim.
Rize’de gezilecek yerler listesi :
- Rize Kalesi (Rize Merkezde)
- Ağaran Şelalesi
- Çat Vadisi
- Zil Kale
- Palovit Şelalesi
- Fırtına Deresi
Rize’de gezilecek yaylaların listesi
- Gito Yaylası
- Badara Yaylası
- Çiçekli Yaylası
- Pokut Yaylası
- Sal Yaylası
- Avusor Yaylası
- Huser Yaylası
- Ayder Yaylası (Tek yaptığım kaplıcada yıkanmak.)
- Galler Düzü
- Kavrun Yaylası (Çıkmadık)
Bu bahsettiğim yerlerin tamamına arabayla gitmeniz gerekiyor. Rize’de hava limanı olmadığı için, aracı Trabzon’dan kiralayın derim. Kiralamadan önce de Şu Siteyi kullanarak araç kiralayın. Çok başarılı bir sitedir kendileri. Bir sürü araç kiralama şirketini tek çatı altında görebilirsiniz.
1. Rize Kalesi
Trabzon’a Pegasus Havayolları’nın tarifeli seferi ile geldikten sonra, Rizeli arkadaşım Emin’in misafiri oluyorum. “Deniz. Bizim buralar hiç bir yere benzemez. Oksijene, yeşile doyacaksın.” diyor Karadeniz şivesi ile.
Bu arada size çok önemli de bir bilgi vereyim : Hani o televizyonlarda, genelde Karadenizli şarkıcıların konuştukları dil var ya. O Lazca değil. O, Karadeniz şivesidir. Asıl Lazca, bambaşka dildir ve özellikle Rize’nin Ardeşen, Pazar, Çamlıhemşin gibi ilçelerinde sıkça duyulur. Bilginize.
Rize’ye gelince ilk işimiz Rize’yi tepeden görebileceğimiz kaleye çıkmak oluyor. Rize’nin tepelerindeki çay bahçelerine bakarak “Merhaba.”diyorum. Daha işimiz çok. O yüzden, öncelikle bir tepeye çıkıp şehri tanımaya, en azından biraz ön izlenim edinmeye bayılanlardanım.
Rize merkeze gelince, merkezdeki çarşıda kısa bir yürüyüş yapıyoruz. Sonra, Dağmaran restorana gidelim diyoruz. Hem Rize’yi tepeden görebildiğiniz hem de çok güzel yemekleri olan bir restoran burası. Özellikle muhlama, karalahana dolması harika. Rize yemekleri yazımdan detaylara bakabilirsiniz.
- Giriş ücretsiz
2. Ağaran Şelalesi
Bugün, biraz yakın yerleri gezeceğiz. Hava yağmurlu olduğu için Rize yaylaları tırmanışı yapmayacağız. Yollar çok kötüymüş. Toprak olduğu için, bir çok nokta çamurlaşmış. “Acelemiz yok ya! ” diyerek, Rize merkezde veya yakın olan gezilecek yerlere bakalım diyoruz.
Ağaran Şelalesi, Rize merkeze 12 kilometre uzaklıkta, küçük bir uçurumdan akan şırıl şırıl sesiyle çok beğendiğim bir yer oluyor. Şelalenin aktığı noktada oluşan göletde yüzmeyi düşünsem de, havanın benim gibi Fethiyeli birisi için soğuk olduğunu farkedince vazgeçiyorum. Nasılsa, daha 1 hafta buralarda olacağım.
Bu arada, Ağaran Şelalesi’nin hemen karşısında güzel bir işletme de dikkatimi çekiyor. Otelmiş. İnternetten de biraz araştırdım gayet güzel bir tesise benziyordu. Bir daha zamanım olsa mutlaka 1 gece kalmak isterdin. Belki siz istersiniz diye linkini aşağıya ekliyorum.
- Konaklama için Şelale Konak Güzeldi. Görmek için tıklayın
- Giriş ücretsiz
3. Zil Kale
Gelelim en en önemli Rize’de gezilecek yerler durağımıza. Yani Zil Kale’ye. Yemyeşil yollardan; ladin, karaçam, köknar ağaçlarının gölgelerinin içinden; Fırtına Deresi’nin serin rüzgarını alarak yolumuza devam ediyoruz. Heryer yemyeşil. Gürül gürül akan nehrin sesinden bahsetmiyorum bile.
Çamlıhemşin’e geldikten sonra yol aslında 2’ye ayrılıyor. Sol taraf Ayder Yaylası tarafına; sağ taraf ise Zil Kale’ye doğru gidiyor.
Bu arada, bu bölgede en büyük Çamlıhemşin sayılır. Banka, market v.s ne gerekiyorsa buradan alışveriş yapmanız gerekiyor. Yaylaların çoğunda ne market var ne banka. Bilginize.
Zil Kale, dere yatağından 100 metre, deniz seviyesinden ise 750 metre yükseklikte bulunan, kesin yapım tarihi bilinmeyen ama 5 veya 6.y.y.’da yapıldığı varsayılan, belkide Türkiye’deki en güzel manzaralara sahip olan kalelerden bir tanesi.
Bana göre Rize’de gezilecek yerler arasında mutlaka olması gereken bir yer Zil Kale. Hem fotoğraf çekmek için, hem de sunduğu manzaraya şahit olmak için görülmesi gereken yerlerden.
Bu arada Zil Kale, “Aşağı Kale” anlamına geliyormuş. Her ne kadar kalenin yapım tarihi bilinmese de, taş kısmının 13. y.y.’da yapıldığı tahmin ediliyor.
Son olarak, Zil Kale’nin hemen yanında bir de restoran var. Eğer buraya kadar gelmişseniz ve daha da ileriye yani Gito Yaylası veya Çat Vadisi’ne gidecekseniz, burada yemek yedikten sonra yolunuza devam edin derim.
- Zil Kale Giriş Ücreti : 3 TL
4. Palovit Şelalesi
Rize’ye gelmeden önce herkesin “Amman Deniz. Palovit Şelalesi’ni görmeden sakın Rize’den ayrılma.” önerilerini Emin’e hatırlatıyorum.
Yine o efsane samimi aksanı ile başlıyor rehberlik etmeye ve bir sonraki durağımız olan Palovit Şelalesi’ne gidiyoruz.
İtiraf edeyim : Öyle ayılıp, bayılmıyorum buraya. 15 metre yükseklikten dökülen küçük bir şelale ama bildiğim kadarıyla Rize’de debisi en yüksek olan şelalelerden bir tanesi. Özellikle şelalenin döküldüğü yerden manzara güzel görünüyor. Fotoğraf çekmeyi seviyorsanız hoşunuza gidecektir.
- Giriş ücretsiz
5. Fırtına Deresi
Bir çok Karadeniz filminde veya dizisinde duyduğum Fırtına Deresi’nden bahsetmeden olmaz. Yaklaşık 60 kilometre uzunluğundaki Fırtına Deresi, Kaçkar Dağları’nın Karadeniz’e bakan yamacındaki derelerden oluşuyormuş. En son Ardeşen ilçesinden Karadeniz’e kavuşuyormuş.
Rize’de gideceğiniz bir çok yaylada, işte bu Fırtına Deresi’nin kollarını göreceksiniz. Ayrıca Fırtına Deresi’nde bulunan köprüler de, özellikle fotoğraf çekmek için resmen poz veriyor benden söylemesi.
Bir de, Rize’ye kadar gelmişken, eğer Fırtına Deresi’nin debisi iyi ise, mutlaka rafting yapmanızı öneriyorum. Buraya kadar gelmişken yapmadan dönmek olmaz.
6. Çat Vadisi
Elevit Deresi ve Fırtına Deresi’nin birleştiği yerde bulunan Çat Vadisi, bana göre Rize’deki en güzel duraklardan bir tanesi. Biz, aslında Çiçekli Yaylası’na giderken buraya da uğruyoruz.
Gelmişken Toşi Pansiyon’un restoranında muhlama ve çay 2’lisininin keyfini Fırtına Deresi’ni izleyerek çıkarıyoruz. Özellikle konaklama konusunda yer arıyorsanız, Toşi Pansiyon’da konaklayabilirsiniz. Bildiğim kadarıyla yarım pansiyon kişi başı gecelik 150 TL’idi.
