Mekanik yalan söyleme davranışı, insan psikolojisinin karmaşık ve derin yönlerini yansıtan bir davranıştır.Buna patolojik yalan söyleme de denir. Patolojik yalan söyleme, bireyin kendini daha iyi hissetme, başkalarının beklentilerini karşılama veya sosyal kabul görme gibi nedenlerle gerçeği saptırma davranışını tanımlar. Bu davranış, genellikle bireylerin kendilerini başkalarına daha kabul edilebilir, daha değerli veya daha sevilen biri olarak göstermek istemelerinden kaynaklanır. Bu ihtiyacın arkasında ise, öz benlikten utanma ve başkalarının beklentilerini karşılama güdüsü yatar. İnsanlar sosyal varlıklar olarak kabul edilmek ve onaylanmak isterler. Bu arzu, birçok kişinin yalan söylemesine neden olabilir. Kendi içsel değerlerini yetersiz bulan bireyler, dış dünyaya idealize edilmiş bir versiyonlarını sunma eğilimindedirler. Kendini yetersiz hisseden bireyler, bu yetersizlik duygusunu saklamak ve daha kabul edilebilir bir imaj sunmak için gerçekleri çarpıtırlar. Bu durum, onların içsel dünyasında derin bir tatminsizlik ve sürekli bir onay arayışına yol açar. Mekanik yalan söylemenin bir diğer önemli sebebi, bireyin başkalarının beklentilerini karşılama güdüsüdür. Özellikle yüksek beklentilere sahip ailelerde büyüyen bireylerde bu davranış daha yaygındır. Sürekli olarak mükemmel olma baskısı altında hisseden bireyler, gerçeği saptırarak kendilerini daha uygun bir ışıkta gösterirler. Bu, onları sürekli olarak performans sergileme ve bu performansı sürdürme zorunluluğuyla karşı karşıya bırakır. Davranış bilimleri, bu tür yalan söyleme davranışlarının altında yatan psikolojik faktörleri anlamamıza yardımcı olur. Patolojik yalan söyleme genellikle antisosyal, sınırda ve narsistik kişilik bozuklukları ile ilişkilendirilir. Bu tür kişilik bozuklukları olan bireyler, başkalarının onayını kazanma ve kendilerini üstün gösterme ihtiyaçları nedeniyle gerçeği çarpıtma eğilimindedirler. Bu, kişinin kendi içsel gerçeğini reddetme ve yerine daha kabul edilebilir bir gerçeklik koyma çabasıdır. Bireyin hem kendine hem de başkalarına karşı oluşturduğu bir savunma mekanizmasıdır. Bu davranışları anlamak ve değiştirmek için empatik bir yaklaşım gereklidir. Patolojik yalan söyleyen bireyler genellikle içsel çatışmalarla ve düşük özsaygıyla mücadele ederler. Bu yüzden, onları yargılamak yerine, bu davranışlarının altında yatan nedenleri anlamaya çalışmak önemlidir. Psikoterapi ve diğer destekleyici terapiler, bireylerin gerçek benliklerini kabul etmelerine ve kendilerini daha olumlu bir şekilde ifade etmelerine yardımcı olabilir. Uzman Klinik Psikolog Aslı Kanizi ,'' Patolojik yalan söyleme, onaylanma çabası, öz benlikten utanma ve başkalarının beklentilerini karşılama güdüsüyle şekillenir. Bu davranışları anlamak ve ele almak, empatik ve bilimsel bir yaklaşım gerektirir. Böylelikle, bireylerin daha sağlıklı ve dürüst ilişkiler kurmalarına yardımcı olabiliriz. Her bireyin yalan söyleme nedenleri farklı olabilir ve bu nedenleri anlamak, onların içsel dünyalarına dair önemli ipuçları sunar. Empati, anlayış ve destek, bu bireylerin daha sağlıklı bir benlik algısı geliştirmelerine yardımcı olabilir. Uzmanlar eşliğinde yapılacak terapiler ile kişinin kendini kabullenme ortamı sağlanarak yaşam ve kendisi ile daha uyumlu ve kendi gerçekleri ile daha çok örtüşen bir ifade ,yaşam oluşturulabilir.''dedi.