ESSELAMÜ ALEYKÜM VE RAHMETÜLLAHİ VE BEREKATÜH
Hz Ömer halifeliğe geldiğinde yapmış olduğu kısa konuşmasında “Ben Allah’a yemin ederim ki bu ümmeti en doğru yola yönelteceğim”
diye söylemesi müslümanlar için müthiş ders niteliği taşımaktadır.
Yöneticilerimizi bu düşüncedeki insanlardan seçtiğimiz zaman bütün engellerin aşılacağı net olarak görülecektir.
Kuran’ı Kerim’de muhakkak ki Allah bizlere emanetleri ehil kişilere vermemizi emretmektedir.
Buradan da anlaşılıyor ki emanetler ehil kişilere verildiği zaman, bütün insanlığın kurtuluşuna vesile olunabilmektedir.
Bence bizlerin yapacağı en önemli iş, bizleri yönetecek insanları her zaman doğru seçebilmemizden kaynaklanıyor. Çünkü bizleri en doğru yola yöneltmek bir yerde sorumluluk sahibi insanlara aittir. Bunun için bizim inancımızda devlet akılla, ilimle, siyasetle, riyasetle ve ferasetle yönetilir. Bizleri yönetenlerin bu özelliklere haiz kişilerden olması gerekmektedir.
Vatandaş olarak bizde yeri ve zamanı geldiğinde bu tercihlerimizi doğru kullanmanın önemini iyi bilerek hareket etmeliyiz.
Bugün geldiğimiz noktada bir değerlendirme yaptığımız zaman, emanetin emin ellerde olduğunu müşahade edebiliyoruz.
İnsanımıza değer verdiğimiz, onu desteklediğimiz zaman ülkemizde yetişmiş insanlarımızın olduğunu ve her konuda bilgi fışkırdığını çok net olarak görebiliyoruz.
Siyaset, tarih, felsefe, sanat, jeopolitik, teknoloji, iletişim, ilahiyat, makine, bütün mühendislikler ve sayamayacağımız her alanda olağan üstü donanımlı insanlarımız mevcuttur.
Şu anda kendi alanlarında yetişmiş insanların Türkiye’nin bu büyük mücadelesinde çok etkin bir şekilde yer aldığını memnuniyetle görebiliyoruz.
Bu gelişmeleri görünce ülkenin bir Ferdi olmaktan her zaman gurur duyuyorum.
Prof.Dr İsmail Demir Savunma Sanayi Başkanı,
Prof.Dr Temel Kotil Tusaş Genel Müdürü
Prof.Dr Mahmut Akşit TEI Genel Müdürü,
Selçuk Bayraktar Baykar Makina Genel Müdürü,
Bunlar sadece birkaçı, yazı uzamasın diye diğerlerini yazmıyorum. Bu isimler ve sayamadığımız birçok bilim insanımız kendi alanlarında ülkemizin demiyorum dünyanın sayılı bilim insanları arasına çok rahatlıkla girebilecek konumdadırlar.
Ülkemizin yetiştirdiği bu güzel ve güzide insanların bilim insanlarının kendi alanlarındaki işlerin başına geçmeleriyle, ülkemizin şekli değişmeye başlamış ve buna benzer nice bilim insanımızın yetişmesine de örnek teşkil etmişlerdir.
Burada yetişmiş insanlarımızın siyasi alana, toplumsal alana ve devletimizin kalkınmasına vesile olabilecek bütün işlerde yer almalarının önemini çok net bir şekilde görebilmekteyiz.
Hiçbir kişisel hesap ülkemizin ve dünyanın yeni arayışlarından daha önemli değildir. Hiçbir kişisel öncelik ve gerekçe insanlığın içinde bulunduğu büyük buhran dönüşümünden daha önemli de değildir.
Şu anda ülkemizde ve dünyada yüzyılların dönüşümüne hep birlikte şahit oluyoruz.
Demekki bizler iyi idare edildiğimiz zaman bütün engelleri aşabilecek duruma çok rahatlıkla gelebiliyoruz.
Osmanlı tarihçisi Oruç Bey, Osmanlı tarihini yazmasının gerekliliğini Osmanlılar dünyada Allah’ın temsilcisi Halife’si olmalarına dayandırmıştır.
Yüzyıllar boyunca bizi değiştirmeye ve özümüzü oluşturan değerlerden uzaklaştırmaya çalışmalarının en önemli nedeni budur.
Ama bu millet küllerinden yeniden doğmasını becerebilecek akıl ve donanıma her zaman sahip olduğundan, düzeni Kuranın kuklası olmayarak her zaman zoru seçerek düzen kurucu olarak tarih sahnesinde yerini almasını becerebilmiştir.
Dünyaya nizam verecek bir millet vardır. O da yüce müslüman Türk milletidir.
Bunun başka bir izahı mümkün değildir.
Selam ve dua ile, Allah’a emanet olun.