Selamün aleyküm değerli kardeşlerim. Her şeyden önce, hepinize hayırlı ramazanlar dilerim. Yüce Allah bu mübarek ayda tuttuğumuz ve tutacağımız oruçları en yüksek derecesiyle kabul buyursun… Amin.
Biz burada sıcak ev ve işyerlerimizde, huzur ve güven ortamı içinde, rahatlıkla oruçlarımızı tutarken, maalesef din kardeşlerimizin bir kısmı; düşman işgal ve istilası altında, çok kötü şartlarda, hayatta kalma mücadelesi vermektedirler. Özellikle Gazze’ de Filistinli kardeşlerimiz; 7 Ekimden beri her gün, terörist İsrail tarafından, çoğunluğu füzelerle yapılan yoğun bir bombardıman altında tutulmaktadır. Gazze’ li Kardeşlerimizin evleri yıkılmakta, kalacakları bir yerleri kalmadığı gibi, yiyecek bir dilim ekmeğe bile muhtaç hale gelmişleridir.
İsrail’ in sadece sivil hedeflere karşı yaptığı bu saldırıyı, bir katliam olarak görüyorum… Çoğunluğu kadın ve erkelerin olduğu 30.000 den fazla sivil halk katledilmiş, 2 milyona yakın sivil halk bulundukları yerlerinden ayrılmak zorunda kalıp, mülteci durumuna düşmüşlerdir.
Bu sebeple hiçbir devletin yapmaması gereken, ancak terör örgütlerinin yapabileceği bu sivil katliamı yaptığı için; İsrail’i terör devleti olarak görüyor, şiddetle ve nefretle kınıyorum.
Gazze’ li din kardeşlerimizin bu içler acısı durumlarını, daha fazla anlatmaya yüreğim dayanmıyor. İşin en vahim tarafı, uluslararası camia, bu durum karşısında; bir iki kınama dışında, hiçbir şey yapmıyor ve ya yapamıyor.
Daha da kötüsü, İslam dünyası da; Gazze’ nın İsrail tarafından, bu çoğunluğu sivil hedeflere karşı acımasızca yapılan, insanlık dışı saldırı ve katliamlarına karşı, gereken tepkiyi göstermemiştir. En üst seviyede sadece Cumhurbaşkanımız R. Tayip Erdoğan, İsrail’ in bu katliamını her fırsatta kınamış, fakat kınamadan öteye geçip filli bir müdahale veya caydırıcı bir eyleme geçememiştir.
Eminim ki Sayın Cumhurbaşkanımız ve cumhur ittifakı Gazze konusunda çok daha etkili bir şekilde olaya müdahil olmak istiyordur. Fakat böyle bir durumda, ülkemizin önüne çıkabilecek, çok ağır bedellerle karşılaşacağımızı bildikleri için, şimdilik çaresizce bu vahşi saldırıların; diplomattık yolla durdurulması beklenmektedir.
Maalesef Türkiye de dahil, tüm İslam dünyası bu menfur saldırı karşısında, Müdahale edebilecek; gücü ve cesareti kendisinde bulmamaktadır.
Yazıyı uzun tutmamak için şimdilik son vermek istiyorum.
Bu konuda Türkiye ve İslam dünyası olarak yapmamız gerekenleri; İnşallah, önümüzdeki yazıda detaylı bir şekilde anlatmaya çalışacağım. Yüce ALLAH; başta çok zor durumda olan Gazze’ li kardeşlerimiz olmak üzere, tüm İslam aleminin yar ve yardımcısı olsun. Amin