İğneada'nın Doğal Güzellikleri:
İğneada, Longoz Ormanları Milli Parkı başta olmak üzere, çeşitli doğal güzelliklere ev sahipliği yapar. İğneada Plajı, Aqua Beach Club ve Beğendik Plajı gibi plajlar, yaz aylarında ziyaretçilerin uğrak noktasıdır.
Tarihi ve Kültürel Mekanlar:
Demirköy Fatih Dökümhanesi, İğneada'nın tarihi yerlerinden biridir. Osmanlı döneminden kalma bu dökümhane, bölgenin tarihine ışık tutar.
Yeme-İçme Önerileri:
İğneada ve çevresi, özellikle Limanköy bölgesinde, taze deniz ürünleri açısından zengindir. Palamut köftesi ve konservesi gibi yöresel lezzetler mutlaka denenmelidir.
İğneada, doğası, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle ziyaretçilerine unutulmaz anlar sunan bir yerdir. Burada geçireceğiniz zaman, sizi doğanın ve tarihin içinde bir yolculuğa çıkaracak. İğneada'yı ziyaret etmek için en iyi zamanı seçin ve bu eşsiz güzellikleri kendiniz keşfedin.
İğneada Longoz Ormanları
Dünya üzerinde 11 longoz ormanının iki tanesi ülkemizde bulunuyor. Bunlardan biri de Kırklareli’de bulunan İğneada longoz ormanıdır. Longoz kelime anlamı olarak subasan demek. Genel olarak denize suyunu ulaştıran nehirlerde veya nehir kollarında deniz ile bağlantı kesilmesi sonucunda kıyı set gölleri oluşur. Bazı noktalardaki biyolojik çeşitlilik sebebiyle bu bataklığa ve üzerinde yetişen orman örtüsüne evrilir. Bu nadir doğa olayı bataklık üzerinde yetişen orman ve sığ su birikimi şeklindedir. Bu eşsiz nokta mutlaka ziyaret etmeniz gereken yerlerden biridir. Türkiye'nin en büyük Longoz Subasar Ormanları 2007 yılında Milli Park ilan edilerek tamamen koruma altına alınmıştır
İĞNEADA’DA GÖRÜLMESİ GEREKEN YERLER
Longoz Ormanları ülkemizdeki milli parklar arasındaki 39. Milli parktır. Park alanı içerisinde yapılaşma sadece longoz çalışanları için yapılan bir iki yapıdan ibaret olduğu için kesintisiz bir doğa ile karşı karşıyasınız. Milli park alanı içinde ise ayrı bir ambiyans var. Adeta film setini andıran ve kendi derinliği olan bir orman burası. Orman örtüsü öylesine sık ki gün içerisinde güneş ışınları girmekte zorlanıyor ve loş bir ortam yaratıyor.
Milli park içerisinde 5 adet göl bulunuyor. Tüm milli park ve ayrı ayrı göl çevrelerinde yürüyüş parkurları mevcut. Orman kaybolmaya müsait olduğu için patikalardan çıkmadan dolaşmaya özen göstermelisiniz. Ormana gitmeden önce yanınıza mutlaka almanız gereken şeylerden biri de sinek kovucu sıkmanız. Bölge bataklıkla karışık göl olduğundan inanılmaz bir sinek var. Sineklerde misafirperver değiller ne yazık ki. Soktuklarında bir acı kalıyor. Bu sebeple mümkünse uzun kollu ve paçalı şeylerle gitmelisiniz. Orman içerisinde daha keyifli bir geziniz olacaktır.
İĞNEADA MERKEZ
İğneada Karadeniz kıyısındaki en güzel sahil kentlerinden biri. Uzun sahili ve sakin yapısıyla bölgedeki çok güzel bir kaçamak noktası olmayı hak ediyor. Yerli nüfusu yaklaşık 3000 olan belde Kırklareli'nin Demirköy ilçesinde yer alıyor. İlçede yerli ve Bulgar kökenli birçok kişi yaşıyor. Beldede birçok imkanı bir arada bulabiliyorsunuz. Genel olarak tatil için değerlendirilen bölgede sahil üzerinde işletmeler de mevcut.
LİMANKÖY
Limanköy bölgenin en son yerleşim bölgelerinden biri. Ülkemizin neredeyse en uç tarafı diyebiliriz. Genel olarak tarım ve hayvancılıkla geçinen küçük bir kasaba burası. İğneada merkezinden bakıldığı zaman en uç batı noktada görünen falezlerin üzerine kurulmuş sıcak mı yer Limanköy. Limanköy içerisinde görmeniz gereken en güzel yerlerden biri de tamamen asma yapraklarıyla kaplı olan ve yalnızca 4 odası bulunan konuk evidir. Köyün en son kısmına doğru görebileceğiniz merkez noktası da diyebiliriz buraya.
Limanköyün en güzel noktalarından diğeri de Eski Fransız Feneri. Yaklaşık 20 metre uzunluğundaki bembeyaz fenerin bulunduğu yer güzel bir gün doğumu ve gün batımı izleme noktası. Fenerin bulunduğu yere etrafı renkli masalar ve çeşitli materyallerle dolu şirin bir işletme de yapılmış. Fenerin ziyaretçisinin artması ve gelenleri ağırlamak için harika düşünülmüş bir nokta burası.
DEMİRKÖY
Demirköy, İğneada’ya gelmeden önce karşınıza çıkan ve İğneada’nın da dahil olduğu ilçedir. Demirköy’ün en önemli olayı ise Fatih Sultan Mehmet’in ,1453’te İstanbul’u fethetmeden önce tasarlattığı topların burada döktürülmüş olmasıdır. Döküm atölyeleri ise ilçe merkezinin 5 kilometre kuzeydoğusunda kalır.
DUPNİSA MAĞARASI
İğneada’nın yaklaşık 55 kilometre güneyinde yer alan Dupnisa mağarası,Türkiye’nin en büyük mağaralarından biri olarak göze çarpıyor. Bugün yapılaşma ile mücadelesiyle gündeme gelen mağara içinde sürekli akışa sahip bir yeraltı nehri ve bu nehrin oluşturduğu, derinliği yer yer 2 metreyi aşan göller bulunuyor. Bunlara ek olarak genel mağara görünümünün bir parçası olan sarkıtlar ve dikitler yer alıyor.
Mağaranın girişinden çıkışına kadar başarılı bir yürüyüş parkurundan geçiyorsunuz. Mağarayı gezerken yarasalara da denk gelebiliyorsunuz. Kış zamanı yarasaların yaşam ve üreme yeri olduğu için ziyarete kapanan mağara on binlerce yarasanın evi. Onu diğer mağaralardan ayıran en büyük özelliklerden biri de birçok yarasa türünün bir arada bulunabilmesi. Mağara içerisindeki gezi yaklaşık 45 dakika sürüyor. Mağara gezisinin ardından bölgedeki banklarda dinlenebilir tertemiz havayı içine çekebilirsiniz. Bölgeye yapılması planlanan otel hala yapılmamış olursa doğa gerçekten muazzam kalacaktır.
İĞNEADA ÇEVRESİNDE BULUNAN İMKANLAR
İğneada’da en popüler aktivitelerden biri kano ile tura çıkmak. Mert gölü üzerinde yapılan aktiviteler için ise bölgede bulunan işletme iletişime geçmeniz gerekiyor. İstanbul bölgesinden gelen yoğun talep sebebiyle rezervasyonlu gitmenizde fayda var.
İğneada’da yeme-içme içinde bir çok alternatif bulunuyor. Eğer yerel tatlardan denemek isterseniz Bulgarca’da ve birçok balkan ülkesinde “hoşgeldiniz” anlamına gelen Dobrodoşli Lokantasına uğrayabilir ve lezzetli sucuk ve köftelerinden yiyebilirsiniz. Burası dışında da birçok restoran ve market bulabiliyorsunuz.
İğneda’da konaklama için de pansiyon, otel, konukevi gibi alternatifler bulabilirsiniz. Bölgedeki ulaşım için ise yerel dolmuşlar bulunuyor. Ormana gitmek isterseniz de bir noktaya kadar dolmuşla ulaşıp devamında epey yürümeniz gerekiyor.