Genel

Emine hemşire önce hastalarına sonra spora koşuyor

- Ordu'da koşu ve masa tenisi sporuyla ilgilenen hemşire Emine Tomakin, crossfit branşında da başarı için ter döküyor - Emine Tomakin: - "Buradan aldığın o gücün kesinlikle çalışma hayatında da karşılığını görüyorsun"

Abone Ol

ORDU (AA) - EYÜP ELEVLİ - Ordu'da görevli hemşire Emine Tomakin, koşuda aldığı derecenin ardından crossfit branşında kendini geliştirmeyi ve gelecekte yarışlara katılmayı hedefliyor.

Meslek hayatına 2011 yılında İstanbul'da başlayan Tomakin, mesai dışında iş stresinden uzaklaşarak sağlıklı yaşamak amacıyla fitness ile spora adım attı.

Tomakin, 2012'de crosfit, masa tenisi ve koşuyla da ilgilenmeye başladı.

Çeşitli illerde görev aldıktan sonra yaklaşık 2 yıl önce memleketine dönen Tomakin, Ordu Eğitim ve Araştırma Hastanesi acil servisinde mesleğini sürdürüyor.

KoşuyOrdu SK bünyesinde belli bir süre koşan Tomakin, Giresun'da mayıs ayında düzenlenen "7. Runkerasus Giresun Yarı Maratonu"nda kadınlar 35 yaş altında ikincilik elde etti.

Tomakin, Altınordu ilçesinde bir spor salonunda crossfit branşında haftanın 3 günü antrenman yapıyor. Salonda organize edilen yarışlarda derece alan Tomakin, bu alanda kendini geliştirmek ve gelecek yıllarda yarışlara katılmak istiyor.

35 yaşındaki Emine Tomakin, AA muhabirine, yaklaşık 14 yıl önce İstanbul'da başladığı mesleğinde İstanbul, Erzurum ve İzmir'in ardından iki yıldır Ordu'da görev yaptığını söyledi.

Hayatında dönem dönem hep sporun yer aldığını ifade eden Tomakin, İstanbul'da fitness, İzmir'de crossfit yaptığını, Ordu'ya geldikten sonra da crossfite devam ettiğini anlattı.

Tomakin, iki yıldır bu salona gelerek spor yaptığını belirterek, aynı zamanda tanıştığı bir koşu kulübü ile koşulara gittiğini ve maratonlara katıldığını kaydetti.

Acil servisin her zaman çok yoğun bir yer olduğunu vurgulayan Tomakin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Orada çalışan doktor, acil hemşiresi olsun, 'Acil serviste çalışmak başka bir şey.' deriz. Orayı çok sevmek lazım. O kaosu seviyorsun ve bir şekilde onu yönetiyorsun. Onu yönettikten sonra insan kendi hayatını da yönetmeye başlıyor. Yani daha düzene giriyor. Herkes hayatına sporu alamazken, bir acil çalışanı alabilir. Çünkü sen kırmızı alanı yönetmişsin, artık hayatını da yönetebiliyorsun. Beslenmeni mutlaka düzene sokmuş oluyorsun. Çalışma şartları ne kadar zor olsa da uykunun önemini daha çok anlıyorsun. Bazen 24 saat oluyor, uykusuz kalıyoruz. Sonrasında uykunu aldıktan sonra düzenli besleniyorsun, spora geliyorsun."

- "Spor vücuda fiziksel ve psikolojik olarak iyi geliyor"

Tomakin, sakatlanmamak için tamamen spora odaklandığını belirterek, "Buraya geldiğimde bir saat içinde her şeyi unutuyorum. Sporun güzel bir yanı da burada çok güzel arkadaşlıklar var. Ordu'ya döndüğümde arkadaş çevrem yoktu. Burada güzel bir ekip olduk. O yüzden salona çok severek geliyorum. Koşarak geliyorum ve keyif alıyorum. Nefes, yani burası reklam arası gibi hayatımda bir şey oluyor." diye konuştu.

Hem crossfit hem de koşuda yüksek nabızla çalıştıklarını aktaran Tomakin, "İş hayatında da hastalar bir yerden bir yere gidiyor. CPR sırasında güç kullanman gerekiyor. Birçok kısımda aslında mental olarak da fiziksel olarak da güce ihtiyacın var. Buradan aldığın o gücün kesinlikle çalışma hayatında da karşılığını görüyorsun. Mental olarak bir kere çok iyi hissettiriyor. İş yerine pozitif geliyorsun. Yürüyüşüne de yansıyor." ifadelerini kullandı.

Tomakin, crossfit alanında yarışmak istediğini ifade ederek, şunları kaydetti:

"Bir gün kendimi o yarışlarda hayal ediyorum. Koşuda onu biraz yaşadım. Giresun Yarı Maratonu'nda kürsü aldım. Orası başka bir dünya ve ben o dünyadan çok keyif aldım. Şimdi burada da yarışmaları takip ediyoruz. Mesela hocamız bir ay önce İstanbul'da bir yarışa katıldı. İrem hocam buraya workshopa geldi. Onun workshop'una katıldık ve İrem hocam oradaki yarışmada derece aldı. Onları gördükçe çok fazla istiyorum. Bu sporun içinde olup bir yarışmaya katılmak ve o havayı solumak istiyorum."