Bölgesel

Akçaabat’ı Yürüyerek Keşfeden Kadın Gönüllüler, Tarihi ve Kültürel Zenginlikleri İnceledi

Akçaabat, Kadın Gönüllülerle Tarihi ve Kültürel Bir Yolculuğa Çıkıyor

Abone Ol

Trabzon’un gözde ilçelerinden Akçaabat, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle adeta bir açık hava müzesi olarak katılımcılarını ağırladı. Trabzon ve İHH kadın gönüllüleri, "Akçaabat’ı Yürüyerek Tanıyalım" temalı etkinlikte, bölgenin doğal güzelliklerini ve kültürel mirasını keşfetme fırsatı buldu.

Etkinlik, Akçaabat Sahil Parkı’nda deniz esintisi eşliğinde yapılan yürüyüşle başladı. Katılımcılar, deniz kenarındaki huzurlu atmosferde, doğa ile modern şehir hayatının birleşiminden keyif alarak gezilerine adım attılar. Ardından, Dürbinar Mahallesi’ne yönelen grup, Osmanlı döneminden günümüze uzanan ince işçilikle yapılan tarihi camiyi ziyaret etti. Katılımcılar, bu eşsiz yapıyı dikkatle inceleyerek geçmişin izlerini gün yüzüne çıkardı. Geziye, Orta Mahalle Cami ve müze ziyaretleriyle devam edildi. Burada, Akçaabat’ın tarihi ve maneviyatı derinlemesine hissedildi.

Osmanlı dönemi mimarisine sahip Yeni Cami de katılımcılara geçmişin dokusunu yaşatan bir diğer önemli nokta oldu. Katılımcılar, geleneksel mimariyi yakından inceleyerek Akçaabat’ın tarihi ve kültürel mirasını bir kez daha takdir etti.

Etkinliğin bir diğer durağı ise Hamam Çimeni’nde bulunan Akçaabat Belediyesi’ne ait butik müze oldu. Müzede, ilçenin tarihini ve kültürünü yansıtan pek çok değerli koleksiyon sergilendi. Akçaabat Folklor Derneği’nde yapılan horon gösterisi ise gezinin finalini yaptı. Gösteri, bölgenin dinamik ve enerjik ruhunu sergileyerek katılımcıları eğlendirirken, Karadeniz kültürünü yeniden hatırlattı.

Akçaabat Belediye Başkanı Osman Nuri Ekim, etkinlik sonrası yaptığı açıklamada, “Bu tür etkinlikler, Akçaabat’ın tarihi, kültürel ve doğal zenginliklerini tanıtmak adına çok değerli. İlçemizi ziyaret eden herkesin bu güzellikleri bizzat deneyimlemelerini tavsiye ediyorum. Kültürel mirasımızı yaşatmaya devam edeceğiz,” dedi.

Etkinlik, katılımcılara Akçaabat’ın sadece bir Karadeniz ilçesi değil, aynı zamanda tarih ve kültürle harmanlanmış bir yaşam alanı olduğunu bir kez daha gösterdi.