Genel

7 Günde Ege Keşfi: Hem Kültürel Hem Doğal Bir Gezi Rotası

Ege Bölgesi, popüler tatil beldeleri ile deniz tatili arayanların buluşma noktası. Ama buraya geldiğinizde sadece denize ve güneşe doyacağınız bir tatil değil, keşiflerle dolu bir yolculuk yapmanız mümkün. Üstelik bu yolculukta Garenta, avantajları ile her zaman yanınızda!

Abone Ol

Kıyı kıyı Ege turu yaparken kullanabileceğiniz 7 gün ve üzeri araç kiralamalarında net %50 indirim Garenta’da sizi bekliyor. O halde, bu fırsatı kaçırmadan Ege Bölgesi gezilecek yerleri keşfetmek için bir gezi planlamanın zamanı geldi. Haydi çantanızı hazırlayın, Ege’nin birbirinden güzel şehirlerinde bir geziye çıkalım.

Ege’de gezilecek yerler turumuza Muğla ile başlıyoruz.

Muğla 

Fethiye, Marmaris, Bodrum, Dalaman gibi her ilçesi ayrı keyifli Muğla’da gezilecek pek çok yer bulunuyor. Biz de Muğla’nın hangi ilçesine giderseniz gidin, buraya gittiğinizde “Görmeden dönmeyin.” dediklerimizle size bir rota hazırladık.

Harita

Ölüdeniz 

Gezimizde ilk durağımız, Muğla’nın Fethiye ilçesine bağlı Ölüdeniz. Ölüdeniz, bir lagün olduğu için burada deniz adeta bir göl gibi her zaman durgun. Dibinde yosun olmaması ve bembeyaz kumla kaplı olması da çarşaf gibi denizin keyfini ikiye katlıyor. Bu özellikleriyle de Ölüdeniz, dünyanın en güzel sahillerinden biri kabul ediliyor. Bu nedenle de doğanın bizlere bu eşsiz hediyesinde bir deniz keyfi yapmadan Muğla’dan ayrılmak olmaz. 

Ölüdeniz’de sadece deniz keyfi değil, bu büyüleyici güzelliği kuş bakışı görmek için yamaç paraşütü de yapmak mümkün. 

Söğüt Köyü 

Ölüdeniz, popüler bir sahil olduğu için pek çok turistin ilk tercihi oluyor. Ama “Ben daha sakin bir yer arıyorum.” diyenlerdenseniz o halde ikinci durağımız olan Söğüt Köyü tam size göre.

Marmaris’te yer alan Söğüt Köyü, “Her şeyi bırakıp bir sahil kasabasına yerleşmeli.” dedirten bir yer. Cam gibi denizi ve yemyeşil doğası ile kendine hayran bırakan Söğüt Köyü’nde sakin bir tatil yapmak mümkün. Ayrıca köyün etrafında pek çok güzel koy ve ada bulunuyor. Tüm bu güzellikleri keşfetmek için de köyden tekne turlarına katılabilirsiniz. 

Söğüt Köyü’nde kalmadan sadece köyü ziyaret etmeyi planlıyorsanız da gezi zamanını akşam üzerine denk getirmenizi ve gün batımı manzarası eşliğinde köydeki denize sıfır balıkçı restoranlarında akşam yemeği yemenizi tavsiye ederiz. 

Bodrum Kalesi 

Söğüt Köyü’nde huzurlu bir kaçamaktan sonra biraz da eğlence zamanı. O halde Muğla’nın eğlenceli ilçesi Bodrum sizi bekliyor. 

Bodrum, denizi ve gece hayatı ile yaz tatillerinin aranan mekanı. Ama Bodrum’a gittiğinizde sadece eğlence değil, dolu dolu bir tarih de sizi karşılıyor. Bu tarih ise Bodrum manzarasının vazgeçilmezi Bodrum Kalesi’nde saklı. 

1406-1522 yılları arasında Saint Jean Şövalyeleri tarafından inşa edilen Bodrum Kalesi, günümüze kadar gelen bir tarihi yapı. Ama kalenin özelliği sadece bununla sınırlı değil. Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi’ne ev sahipliği yapan bu kalede, dünyanın en eski su altı batığı olan Uluburun Batığı’ndan çıkarılanlar sergileniyor.

Muğla’dan sonra şimdi, Ege Bölgesi’nin bir diğer şehri Aydın’a geçebiliriz. 

Aydın 

Aydın hem kültür hem de deniz tatili için oldukça uygun bir tercih. Aydın, turistlerce Didim ve Kuşadası sahillerinden dolayı tercih edilse de aslında burası tam bir antik kent cenneti. “Peki, nereye gitmeliyiz?” diyorsanız gelin, hikayeleriyle dikkat çeken antik kentler sayesinde Aydın’da geçmişe doğru bir yolculuğa çıkalım.

Harita

Didyma Antik Kenti ve Apollon Tapınağı

Aydın’ın Didim ilçesine ismini veren Didyma Antik Kenti ve Apollon Tapınağı’nın tarihi M.Ö. 800 yılına kadar uzanıyor. Günümüzde burası antik kent olarak anılsa da aslında Didyma, döneminin kehanet merkezlerinden biri. Kehanet merkezi olmasının sebebi ise görkemli Apollon Tapınağı’ndan kaynaklı. 

Efsaneye göre Apollon, bir çoban olan Brankhos’a kehanetin sırlarını öğretir. Brankhos da Apollon’a teşekkür etmek için bu görkemli tapınağı yapar. Apollon Tapınağı, Miletoslular tarafından keşfedilince de Didyma, kahinlerin buluştuğu ve dini törenlerin yapıldığı kehanet merkezine dönüşür.  

Panionion Antik Kenti ve Zeus Mağarası 

İkinci durağımız olan Panionion Antik Kenti’ne ulaşmak için Aydın’ın bir diğer meşhur ilçesi Kuşadası’na doğru yola çıkalım. Panionion Antik Kenti, Samson Dağı’nın yamacında ve ormanın içinde gizli kalmış bir tarih. M.Ö. 8 yüzyıla dayanan geçmişi ile dikkat çeken bu yerleşim yerini önemli kılan ise geçmişte burada düzenlenen festivaller ve oyunlar. Panionion’daki amfi tiyatroda sık sık oyunlar düzenlendiği ve bu oyunlar ile Olimpiyat Oyunları’nın temelinin atıldığı biliniyor.  

Tarihi doğayla birleştiren Panionion ile olimpiyat heyecanı yaşadıysanız şimdi, biraz serinleme zamanı. Bunun için yamacın hemen aşağısında yer alan ve bir doğa harikası olan Zeus Mağarası’na gidebilirsiniz.  

Şimdi, Ege turunun son durağı olan İzmir’e geçiyoruz. 

İzmir

İzmir’in her ilçesi birbirinden güzel olsa da Ege keşfini biraz tarih, biraz keyif ile sonlandırmak için bizim tercihimiz Selçuk ilçesi. Çünkü geçmişin görkemli şehri Efes Antik Kenti ve adeta bir film setinde hissedeceğiniz Şirince Köyü burada yer alıyor. O halde, rotamız hazırsa keşfe başlayalım.

Harita

Efes Antik Kenti 

Kuruluşu, M.Ö. 6000 yıllarına dayanan Efes Antik K enti, ilk zamanlarında sade bir yerleşim yeri olsa da liman kenti olmasından kaynaklı olarak zamanla dünya başkenti haline gelmiş önemli bir yer. 

Antik kenti gezerken göreceğiniz her bir yapıda Efes’in önemini ve ihtişamını bir kez daha anlayabilirsiniz. Dünyanın yedi harikasından biri olan Artemis Tapınağı, antik dönemin bilgi merkezi olan Celsus Kütüphanesi ve 25 bin kişilik kapasiteye sahip Büyük Tiyatro, bu ihtişamlı yapılardan sadece bazıları. 

Şirince Köyü 

Efes ile tarihe bir yolculuk yaptığımıza göre şimdi, İzmir’in en meşhur köyü olan Şirince Köyü’ne geçebiliriz. Dar sokakları, taş evleri, küçük dükkanları ile Şirince Köyü, benzersiz bir atmosfere sahip. Köyün sokaklarında dolaşmak, küçük kafelerinde çay molası vermek bile burada ayrı bir keyifli olsa da Şirince’ye geldiğinizde Nesin Matematik Köyü’nü ve Tiyatro Medresesi’ni görmeden geçmeyin.